Yemen merkezli Husi milisleri, 25 Ekim 2023 tarihinde gerçekleştirdikleri bir operasyonla İsrail’in Ben Gurion Havalimanı’nı balistik füze ile hedef aldı. Bu saldırı, Orta Doğu’da tırmanan gerilimin bir göstergesi olarak yorumlanırken, dünya genelinde büyük bir endişe yarattı. Husilerin bu eylemi, uluslararası düzeyde önemli siyasi tartışmalara yol açarken, bölgedeki istikrarı da tehdit eden bir gelişme olarak ön plana çıkıyor.
Husiler, saldırı öncesinde yaptıkları açıklamada, İsrail’in Filistinlilere karşı yürüttüğü saldırılara yanıt verdiklerini duyurdu. Bu eylem, Husi liderliğindeki Yemen hükümeti tarafından, İsrail'in bir dizi askeri hedefini vurarak güç gösterisi yapmak amacıyla gerçekleştirildi. Saldırının ardından İsrail Ordusu, olayın detaylarını araştırmak ve güvenlik önlemlerini artırmak için acil toplantılar düzenledi. Saldırının hemen ardından sivil havacılık yetkilileri, güvenlik endişeleri nedeniyle uçuşları geçici olarak durdurdu.
Husilerin Ben Gurion Havalimanı gibi stratejik bir noktayı hedef alması, bölgedeki gerilimleri daha da artırırken, uluslararası toplumdan da sert tepkiler aldı. Saldırının ardında yatan nedenler, bölgesel çatışmaların derinleşmesinin yanı sıra, Yemen'deki iç savaşın çıkmazına ve bu süreçte Husilerin destek bulma çabalarına dayanmaktadır. Uzmanlar, Husi milislerin saldırısının, onları destekleyen çeşitli devletlerden gelen askeri yardımların da bir yansıması olduğunu belirtmektedir.
Bu tür saldırılar, Orta Doğu’daki jeopolitik dengeyi derinden etkileyebilecek nitelikte. Husilerin bu eylemi, İran ile olan ilişkilerinin ne kadar derinleştiğini bir kez daha gözler önüne seriyor. İran, Husi milislerine geniş çapta destek sağlamaktadır ve bu tür eylemlerde stratejik bir tetikleyici görevi üstleniyor. Saldırının ardından İran, Husilere destek vermeye devam edeceğini duyurdu. Bu durum, İsrail için ciddi bir tehdit olarak kabul edilmektedir.
Husilerin bu denli cesur bir saldırı gerçekleştirmesi, pek çok kişi tarafından Siyonist rejime karşı bir güç gösterisi olarak değerlendiriliyor. Saldırının ardından İsrail’in ulusal savunma politikalarında değişiklik yapma ihtimali gündeme geldi. Uzmanlar, Ben Gurion Havalimanı’na yapılan bu saldırının, gelecekte daha geniş çaplı askeri operasyonlar ve insan kaybına yol açabilecek olayların habercisi olabileceğini ifade ediyor.
Saldırının ertesi günü, İsrail Başbakanı, Husilerin eylemini kınayarak, uluslararası alana çağrıda bulundu. Dışişleri Bakanlığı ise, ABD ve Avrupa Birliği dahil olmak üzere müttefik ülkelere durumu bildirdi ve destek talep etti. Bu durum, İsrail’in güvenlik politikaları ve uluslararası ilişkiler açısından nasıl bir yön alacağı konusunda ciddi tartışmalara yol açmış durumda.
Sonuç olarak, Husilerin Ben Gurion Havalimanı’na gerçekleştirdiği balistik füze saldırısı, bölgedeki gerginlik ve çatışmaların daha da derinleşmesine neden olabilir. Orta Doğu'daki büyüyen gerilim, hem uluslararası güvenliği tehdit ediyor hem de sivillerin yaşamını riske atıyor. Tüm bu gelişmeler, özellikle de savaş ve çatışmaların getirdiği insanî dram üzerine derin bir düşünme fırsatı sunuyor. Gelecek günlerde bu konudaki gelişmeleri takip etmek hayati önem taşıyor.